İnternet Sitesi

www.zeynepkocasinan.com

9 Mayıs 2020 Cumartesi

Sessizlik-2

Güneşli bir sabaha uyanmak beni en mutlu eden şeylerden biri herhalde.

Mayıs ayında, bir Cumartesi sabahında, sessizliğe uyandım bu sabah.

Yatağımdan kalktım ve salona yürüdüm. Bulutsuz bir güne uyanmıştık ve daha da önemlisi yine sessizdi.

Koronavirüsü nedeni ile Türkiye’de 24 ilde sokağa çıkma yasağı uygulandığı bu günde, Arnavutköy yine çok sessizdi.  Salondaki camlardan birini sonuna kadar açtım ve dinledim.  Hiç ses yoktu.

Camın önündeki üzerinde camel rengi bir koltuk örtüsü olan küçük berjer koltuğa uzandım ve başımı koltuğun arkasına dayadım ve dinlemeye devam ettim. Tamamen açık camdan gelen güneş, yüzümü ve bedenimi, özellikle sol kolumu ısıtmaya başlamıştı.  Bu sabahtan isteyebileceğim daha güzel ne olabilirdi?

Sonra, hangi sesler var, diye biraz daha dinlerken, derinden gelen o uğultu sesini duydum. O tanıdık uğultuyu.  Evet, bir gemi geliyordu.  Bir süre sadece dinledim.  Geminin uğultusunun üzerine bir şapırtı sesi duydum. Evin önünde bağlı olan balıkçı teknesinden geliyor olmalıydı.  Neredeyse sokağa çıkma yasakları başlayalı beri o küçük teknedeki balıkçı, kimi zaman üç, kimi zaman dört ve genelde iki gün olan sokağa çıkma yasaklarını teknesinde geçirmeyi seçiyordu.  

Şapırtı sesi tekrar etti.  Balıkçı muhtelemen denize attığı kovanın suyu ile teknesini yıkıyordu.  Denizden gelen şap sesi ve uğultunun üzerine birkaç martının sesi duyuldu.  Nedense bu sabah teknelerin sahile bağlı oldukları iplerin demirlerinden gelen gıcırtı sesi duyulmuyordu. Deniz çok sakin olmalıydı.  Birazdan geçecek olan gemi ile bu muhtemelen değişecekti.

Güneşin sıcaklığını keyifle hissederken dayanamadım. Gözlerimi açtım ve kalktım.  Boğaz’dan geçmekte olduğunu tahmin ettiğim gemiye baktım.  Karadeniz’den Marmara’ya doğru geçen bir tankerdi. Üzerinde Cosco Shipping yazıyordu kocaman.  Adını görmek için camın kenarında duran dürbünü aldım.  Feng Li Hai.  Bir Uzak doğu adı. Muhtelemen Çin adı, diye düşündüm.  Gemi’nin bayrağına bakmalıydım.

O sırada bir araba geçti sahil yolundan. Bir araba. Ve büyük bir gürültü ile.  Arabanın sesi bitmeden önce bir motorsiklet daha geçti binanın önündeki yoldan.  Bir motorsiklet ve ne büyük bir gürültü ile.

Bir gemi, bir balıkçı, üç beş martı, bir araba, bir motorsiklet. 


Sessizliği sevdiğimi hep bilirdim ama zor olacak gerçekten sonrasına alışmak.

Hiç yorum yok: