İnternet Sitesi

www.zeynepkocasinan.com

31 Aralık 2010 Cuma

Piyano'daki Yeni Yıl


Piyanomun üzerinde bu yıl hediye gelen bir kalbin önüne uzanmış bir melek figürü olan bir mumluk, üzerinde beyaz ve mor renkte mumları ile iki küçük şamdan, dünyanın farklı köşelerinden yedi çan duruyor. Bu yedi çan annemin geniş çan koleksiyonu yanında çok küçük. Ben seyahatlerimde kendime çan almak yerine anneme alıyorum.

Yeni yıl için bir fotoğraf seçmek isterken bu görüntü geldi gözümün önüne ve bende fotoğrafını çektim. Piyanonum üzerinde annemin Ankara'dn aldığı ve çok sevdiğim bir Şems-i Tebrizi heykeli, Japonya'da Shumei Vakfı'nın Miho Müzesi'ndan aldığım Miho Jibo Kannon dokuması ve Pegasus heykeline ait iki kartpostal ve Mayıs ayında yine Shumei'nin Japonya'da katıldığım Grand Sampai buluşmasında verilen bir kart da var. Mayıs ayında bana gelen kartın verdiği mesaj yaşamımdaki her adımın benim için bir öğrenme deneyimi olduğu – “Each step is a learning experience for you.” Gerçekten bol öğrenme ve deneyim ile geçen bir yıl oldu Mayıs’dan bugüne 2010 yılı.

Piyanonun üzerinde başka neler var? Hanon piyano parmak egzersizi kitabım, kuzenlerim Reyhan ve Mehmet'in Hawai'den getirdikleri bir kitap ayracı, Japonca Japonca chantlerin ve Üstat Meishusama'nın şiirlerinin yer aldığı Miakarishu kitabım da piyanomun üzerinde duruyor. Piyano öğrenmeye başladığım zaman bana alınan ama kimin tarafından yapıldığını bilmesem de kapağını kapatmak için zorlandığı için bozulmuş olan çocukluğum ve ilk piyanom ile beni bağladığı için önümden ayırmak istemediğim ahşap kutulu Alman yapımı Wittner metronomum da orada. Üzerinde nar figürleri olduğu için aldığım eski Türk çini desenlerini çağrıştıran turkuaz mavi zeminli karton bir kitap ayracı Hawaii’den gelen ahşap kitap ayracının altında duruyor.

Piyanomun üzerindeki son parça bir saat. Bundan birkaç yıl önce, üç ya da dört yıl olmalı, kaptanlık belgemi aldığım yılın sonunda bir dostumun 31 Aralık günü verdiği bir yeni yıl hediyesi. Dümen şeklinde bir saat, ve dikkatinizi çekmek isterim dümeni dönen dümen şeklinde bir saat bu.

40 yaşımı doldurmuş olarak yaşadığım bu 41. Yılbaşında güneşli ve bana mutluluk hissi veren bu 31 Aralık gününde İstanbul’da olmaktan mutluyum. Yeni yıl özel bir buluşma ya da büyük bir parti ile değil sakince karşılamayı planlıyorum. 2010 yılı oldukça hareketli günler, haftalar, aylar getirdi. İstanbul’da olduğum ve yüreğimin sıkışmaya başladığı günlerde piyanomun üzerindeki karta şöyle gülümseyerek baktığım olurdu. “…Her adım bir öğrenme deneyimi…”

2011’in beni farklı bir döneme hazırladığını belki bir aydır hissediyorum. Noel geçtiği için Noel Baba’yı beklemek, çağırmak herhalde olmaz ama, piyanomun üzerindeki mumluğun yüzüme yaydığı gülümseme ile hep yanımda olan görünen ve görünmeyen, bildiğim ve bilmediğim tüm koruyucularıma kalpten teşekkür ediyorum. Sizleri seviyorum.