İnternet Sitesi

www.zeynepkocasinan.com

18 Ocak 2020 Cumartesi

Geçmişte ya da Gelecekte, İnci Ablama...

Anılarda ışık hızı ile seyahatin farklı şekilleri ve yolları var.

Mesela, yeni yılda ağabeyimin getirdiği bir yeni yıl kurabiyesindeki süslemede kullanılan badem ezmesinin tadı bir anda ikimizi de çocukluğumuzda Divan Pastanesi’nin yaptığı farklı hayvan şekillerindeki badem ezmesinden yapılma kurabiyelerine götürdü.  Nedense ikimizin de aklına önce aslan şeklinde yapılmış olanlar geldi.  

Her ikimiz de belki otuzbeş, kırık yıldır o badem ezmesi hayvanları hatırlamadığımızı fark ettik. Yediğimiz zencefilli, tarçınlı kardan adam kurabiyesinin kol ve bacaklarındaki ince badem ezmesi katmanının tadı bizi bir anda, ve enteresan olan ikimizi de aynı anda, aynı anılara götürmüştü.

Görüntülerin, yerlerin, kimi lezzetlerin, kokuların, kelimelerin bizi yaşadığımızı unuttuğumuz anlara götürdüğüne şahit olmak enteresan ve bir o kadar da kuvvetli ve güzel bir deneyim.  Hafızamızda saklı ömürle ara ara tekrar kucaklaşmak.  

Bu anıların neden ortaya çıktığını keşfetmek her zaman badem ezmesi tadını almak kadar net ve belirgin olmuyor. Neyin çağrıştırdığını hiç bilemeden yıllar öncesinden insanları, mutlulukları, özlemleri, ayrılıkları, kavuşmaları, etkilenmeleri ya da heyecanları hatırlamak mümkün olabiliyor mesela.

Bir de durduk yerde aklımıza gelen insanlar oluyor mesela.  Aklımıza neden geldiğini öncesinde değil de sonrasında anladığımız insanlar.

Bugünlerde biraz vertigo ile uğraşıyorum.  Ve o nedenle biraz daha çok dinlenmem gerekiyor.  Bu defa etkileri başladığında İstanbul’daydım ve o nedenle bu günlerim İstanbul’da devam ediyor.

Dinlenmek için kullandığım oda rahmetli babamın ömrünün son günlerinde bir nevi hastane odası tadını almış olarak kullandığı oda.  O nedenle, şimdilerde sevimli kütüphanesi ile daha farklı bir tadı da olsa, son günlerde bu odada ona dair anılar aklıma daha sıkça geliyordu doğrusu.  Ve bundan birkaç akşam önce babamın dedeleri ve nineleri geldi aklıma.  Ben kendi dedem ve babaannem ile bile 1950’lerde vefat ettikleri için tanışamamıştım. Dedemin ve babaannemin anne ve babalarını tanımış olmama imkan yoktu.

Onlar hakkında daha çok ne öğrenebilirim, kimden öğrenebilirim derken aklıma, rahmetli Gülten Halamın, babamın ablasının büyük kızı, İnci Ablam geldi. Dedemlere dair bir çok hikayeyi rahmetli babamdan ya da rahmetli halalarımdan değil, İnci Ablamdan dinlemiştim. Biraz toparlanayım, İnci Ablama soracağım, dedim. 

Demiştim ya bugünlerde biraz vertigo etkileri ile uğraşıyorum, o nedenle sosyal medyayı, interneti çok takip edemiyorum.  Telefonumu da ara ara açarak kontrol edebiliyorum.  O nedenle haberi bana annem verdi.

Haberin derinden üzücü etkisi kadar, daha iki gece önce, biraz toparlanınca mutlaka konuşmalıyım, anlattırmalıyım, dediğim İnci Ablamı kaybetmiş olmanın etkisini üzerimden atamıyorum.

İnsanlar arasında farklı bir bağın olduğuna inanıyorum ben. İnsan ve yaşamın arasında da.  Zihnimiz, beynimiz, ruhumuz yaşam ile devamlı iletişimde. Biz bilsek de bilmesek de.  

Annem rüya görmeyi sevmez. Kahve falı bakmayı ya da baktırmayı da.  Aklına gelen insanları hemen çalıveren telefonun ucunda bulmaya yıllar geçse de alışmayı da tam başardığını sanmıyorum. Bana bu acı haberi vermeden önce o ne yaşadı bilemiyorum ama büyüklerimizi kaybetmeye alışamamışken bir kuzenimi kaybetmenin gerçekliğini kabul edebilmem biraz daha uzun zaman alacak galiba.

Allah rahmet eylesin. Sevgili İnci Ablam hep ışıklarda, nurlarda olsun.

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Çok üzüldüm. Acınızı yürekten paylaşıyorum sevgili Gene Yönetmenim. Ama zaman içinde sevdiklerimizi kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz hep. En acısı, ansızın olan kayıplarımız. Eminim çocukluğunuza kadar inen çok yakınınız, kuzeniniz Sayın İnci Ablanıza çok üzüldünüz. Sözün bittiği yer.Sizden ricam rahatsızlığınız dönemi olduğu için metin olmanız...Sabırlar diliyorum. Yanınızda olup biraz olsun acınızı hafifletmek isterdim. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet ışıklar yoldaşı olsun ❤️ Ailenize ve size başsağlığı diliyorum.

Unknown dedi ki...

Sevgili Genel Yönetmenim. Çok üzgün olduğumu bilmenizi isterim. Zaman icersinde sevdiklerimizi kaybediyoruz. En zoru ani acı kayıplarımız. Eminim çocukluğunuza kadar inen çok yakınınız, kuzeninizin acı kaybı sizi çok üzüyor. Sözün bittiği yer. Sizden ricam kendinizi bırakmamanız. metin olmanız. Sabırlar diliyorum.Sayın İnci ablanızın mekanı cennet ışıklar yoldaşı olsun ❤️. Size ve ailenize tekrar başsağlığı diliyorum. Yürekten sevgi ve saygılarımla. Sıren Yıldırım

Unknown dedi ki...

Çok güzel anlattın ve hisettirdin Zeynepciğim. Bende yeni kesilmiş çimen kokusunu duydumda okul günlerime dönüyorüm.
Vertigo çok zor bilirim bende var...çok geçmiş olsun.
Fethiyeye dönünca gorüşmek ümidiyle seni çok öpüp ve sarılıyorum.🥰🙏