İnternet Sitesi

www.zeynepkocasinan.com

28 Mart 2021 Pazar

ONA



İçimde tarif edilmesi zor bir bulantı

Ağzımda bir demir tadı,


Kanayan bir yara var belli

İçimde bir yerde saklanmadan gizliyor kendini,


Gördüğümde yüzünün o her zamankinden farklı beyazlığını

Sadece ben olamam farkeden bakışlarındaki farklı yalnızlığı,

Görmemiş olmayı isteyense çok olmuştur mutlaka,


İlk defa, ilk defa, 

Mücadeleni başından kaybetmiş gibiydin,

Yenileceğini bilerek girdiğin ilk savaş olduğunu 

belli ki hepimizden çok sen fark ettin,


Kolay değil, yaşamın imtihanları,

Öldürmeyen güçlendirir derler ama 

Vardır o kılıç yaralarının sızlaması bitmeyen izleri, anıları,


Çoğunlukla yalnız veririz savaşlarımızı,

Karanlık odalarda

Ya da sıcacık sokakların üşüten kalabalıklarında,


Zihnimizde ararız devam edebilme gücünü,

Bazen yüreğimiz inandıklarına tutunarak kaldırır bizi düştüğümüz yerden,

Ya da ruhumuz hatırlar

içimizden yükselen sesin izinden giderek başardıklarımızı,

Bulmaya çalışır tekrar ve tekrar o inancı,


Yolu yürümek lazım dedin sen,

Ya da demeden söyledin,

Dalgalar yıkmak için aştıysa da üzerinden, 

çoğu zaman muzaffer, 

her zaman başın dik, 

Yaşama saygı ile attın adımlarını,


Kimbilir bundan dolayı belki tanrılar seni sevdi saydı,

Yıkılana kadar savaşmanı istediler ama

Yalnız bırakmadılar seni o savaş meydanlarında,


Çünkü sen olmamızı istedikleriydin aslında,


İçindeki alevlere rağmen

zeki derin bakışlarınla 

şefkatle bakmayı seçtin her ne varsa,

Ve o sihirli çocuksu saf gülümsemenle

kalbinde sadece kendinle savaşan o yaşama saygınla,


Kimi zaferler kendileri konuşur, kendileri yankılanır sonsuzlukta,

Unutulacak olan kahramanlarının izi 

fark ettirmeden dokunur ruhlarımıza,


İnsanlığın soluduğumuz o yaşam denizinde 

adını bilmediğimiz ilhamlarımızdır onlar aslında,

Bedeli ödenmiş hediyelerdir

Canından canlarımıza…


Hiç yorum yok: